Amaç              : Hoşgörülü olmanın hayattaki önemini kavrayabilmesini sağlamak.

Düzey             : İlkokul

Materyal        : Kâğıt, Kalem,  

Süre                : 40 dak.

Uygulama      :

Vaktiyle bilginin birine bir öğrenci gelir:

“Bana öyle bir nasihat verin ki hayatım boyunca yetsin “ der. Bilgin:

“Evladım, git bir yumak yün al, bir yumak daha al, sabahtan akşama kadar birbirine vur “der.

Öğrenci hocasını dediğini yapar ve ertesi gün tekrar bilginin yanına gelir. Bilgin:

“Evladım bu sefer eline bir testi ve bir de yün yumağı al bunları birbirine vur “ der. Öğrenci bilginin dediğini aynen yapar ve yanına gelir. Bilgin: “Bugünde iki testi al ve bunları birbirine vur “ der. Öğrenci denileni yapar ve iki testi alıp birbirine vurur. Tabi vurmasıyla kırılması bir olmuştur. Bilginin o güzel nasihati verme zamanı gelmiştir:

“ Evladım, hayatta pamuk gibi, yün gibi ol. İki pamuk gibi adam yan yana gelirse sorun çıkmaz. Sem pamuk gibi olup karşındaki testi olursa yine sorun çıkmaz. Biri diğerini idare eder. Ama testi gibi sert olursan ve yine testi gibi sert birine rastlarsan o zaman olan olur!”

Bu nasihat öğrencinin hayatında yer eder. Çünkü görsel olarak olayın gerçekliğini görmüş ve idrak etmiştir.

-      Nasihat öncesi bilgin neden öğrencisine olayları anlatmak yerine direkt kendisine yaptırdı?

-      Biz bu durumu kendimiz için nasıl ve nerelerde kullanabiliriz?